Yargıtay 11. Hukuk Dairesi yakın tarihte yayımlanmış bir kararında incelediği dosyada, markanın hükümsüzlüğü istemi ile açılmış bir davada, dava konusu markanın, davalıya ait önceki tarihte tescil edilmiş markalar ile seri marka oluşturmak amacı ile mi yoksa davacı markası ile yakınlaştırılarak, iltibas yaratma saiki ile mi tescil edildiği hususları incelenmeden davalı aleyhine tesis edilmiş ilk derece mahkemesinin kararının bozulmasına hükmetti.

Davacı taraf, 1954 yılından bu yana kar motoru ve motosiklet ürettiğini, markasının tanınmış bir marka olduğunu, davalı yana ait markaların, kendi tanınmış markaları ile iltibas yarattığını ve bu nedenle tescil engeli bulunduğunu, dava konusu markaların tescil tarihinden itibaren hiçbir emtia üzerinde kullanılmadığını ileri sürerek, davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep etmiştir.

Davalı taraf, davaya konu markasının 1992 yılında tescil edildiğini, markasının tanınmış olduğunu, markanın kullanılmadığı hakkındaki iddiaların doğru olmadığını, söz konusu marka için ciddi yatırımlar yapıldığını iddia ederek davanın reddini talep etmiştir.

İlk derece mahkemesi, davaya konu “X” markası yönünden, markanın tescilinin, davacı şirketin menşei ülke olan Amerika Birleşik Devletleri’nde 1998 yılındaki tescilinden daha önceki bir tarihte gerçekleştiğini ve dosyada mevcut bilirkişi raporuna göre davacı markasının davalı markasının tescilinin yapıldığı 1992 yılı itibariyle tanınmış bir marka olmadığı hususunun sabit olduğunu belirtmiş ve söz konusu marka yönünden davanın reddine karar vermiştir.

Davaya konu “Y” markası yönünden ise, davacının markasının, davalının markayı devraldığı tarih itibariyle tanınmış bir marka olduğunu, davacının aynı isimde dünyanın pek çok yerinde tescil edilmiş “Y” ibareli markalarının bulunduğunu ve seri marka algısı yaratacağı, ortalama tüketici kitlesi nezdinde markaların karıştırılması ihtimalinin bulunduğu gerekçesi ile davaya konu markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar vermiştir.

Hüküm her iki yan tarafından da temyiz edilmiştir.

Yargıtay, dava konusu “Y” markasının, davalının önceki bir tarihte tescil edilmiş, “Y” esas unsuruna sahip markası ile seri marka yaratılmak amacıyla mı yoksa davacı markası yakınlaştırılarak iltibas yaratma ve haksız yararlanma amacıyla mı tescil edildiği hususlarına ilişkin bir değerlendirmek yapılmaksızın tesis edilen kararın, usul ve kanuna aykırı bulunduğu gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararının, davalı yararına bozulmasına hükmetmiştir.

(Yarg. 11. HD. 31.05.2016, 2015/9561 E., 2016/5975 K.)