Anayasa Mahkemesi yakın tarihli bir kararıyla Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150/1. Maddesinde öngörülen, tarafların uygun olarak duruşmaya davet edilmelerine rağmen duruşmaya gelmemeleri halinde dosyanın işlemden kaldırılacağına dair düzenlemenin ve 150/4. Maddesinde öngörülen dosyanın işlemden kaldırılmasından sonra davanın üç ay içinde yenilenebileceğine dair düzenlemenin yargılamanın uzamasına sebep olup, kimi zaman kötüye kullanılarak adil yargılanma hakkını ihlal ettiği iddiasıyla iptaline yönelik yapılan başvuruyu, ilgili kuralların tarafları davayı takip etmede özenli davranmaya teşvik ettiğine, yargılamanın sürüncemede kalmasını ve gereksiz yere uzamasını engellediğine ve dolayısıyla Anayasa’ya aykırı olmadığına hükmederek reddetti.
Anayasa Mahkemesi 05.05.2016 tarih ve 2016/36 esas sayılı kararıyla (“Karar”), 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (“Kanun”) 150. Maddesinin 1. Fıkrasında öngörülen, tarafların davet edilmelerine rağmen duruşmaya gelmemeleri halinde dosyanın işlemden kaldırılacağına ve 150. Maddesinin 4. Fıkrasında öngörülen dosyanın işlemden kaldırılmasından sonra davanın üç ay içinde yenilenebileceğine ilişkin düzenlemelerin, özellikle kapsamlı dosyalarda yargılamayı uzattığı ve dosya hakkında karar verilmesini geciktirdiği, bu durumun adil yargılanma hakkını ihlal ettiği, kimi hallerde karar aşamasına gelen davada aleyhine karar verileceğini anlayan davacının dosyanın işlemden kaldırılmasını sağlayarak bu usul işlemlerini kötüye kullandığı, ilgili usul işlemlerinin ayrıca mahkemelerin davaları en az masrafla ve mümkün olan en kısa sürede çözümleme işlevini yerine getirmesini engellediği ve bu sebeplerle Anayasa ile güvence altına alınan adil yargılanma hakkına aykırı oldukları iddiasını esastan değerlendirmiştir.
Anayasa Mahkemesi yaptığı değerlendirmede ilgili Kanun hükümlerinin tarafların dava açma, davayı takip etme ve sona erdirme hususlarında serbest olduğunu ifade eden “tasarruf ilkesi” ile iddia, savunma, diğer talepler ve vakıaların taraflarca mahkemeye sunulmasının esas olduğunu ifade eden “hukuki dinlenilme hakkı” kapsamına giren bir düzenleme olduğunu ifade etmiştir. Anayasa Mahkemesi ayrıca dosyanın işlemden kaldırılmasından sonra davanın yenilenebilmesi imkânının, iddia edilenin aksine yargılamanın hızlandırılması ve usul ekonomisi işlevleri olduğunu da tespit ederek bu açıklanan sebeplerle düzenlemelerin Anayasaya aykırı olmadıklarına ve iptal talebin reddine hükmetmiştir.
Bu link tıklayarak Anayasa Mahkemesi kararının tam metnine ulaşabilirsiniz.