19 Nisan 2022 tarihli ve 31814 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi (“AYM”) kararına konu olan başvuru, parmak izi kayıt sistemi ile mesai takibi yapılması nedeniyle özel hayata saygı hakkı kapsamındaki kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

Mevcut olayda;

  • Başvurucu (“Başvurucu”), Söke Belediye Başkanlığı’nda (“Kurum”) devlet memuru olarak çalışmaktadır. İşyerinde parmak izi sistemi ile mesai takibine başlanması üzerine Kurum tarafından Başvurucu’nun parmak izi kaydedilmiştir. Başvurucu parmak izinin kaydedilmesine ve parmak izi sistemiyle mesai takibi yapılmasına itiraz ederek uygulamanın kaldırılmasını talep etmiştir. Başvurucu; parmak izinin bireyin fiziksel olarak belirlenmesini sağladığı gerekçesi ile 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu çerçevesinde kişisel veri olarak kabul edilmesi nedeniyle özel hayatın gizliliği kapsamında kaldığını, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerde bu hakkın korunduğunu vurgulamıştır.
  • Kurum’un talebi reddetmesi üzerine başvurucu Aydın 1. İdare Mahkemesi’nde (“Yerel Mahkeme”) idari işlemin iptali talebiyle dava açmıştır. Kurum, çalışanlarının ve Başvurucu’nun mesaiye devam yükümlülükleri olduğunu, personelin mesai giriş ve çıkışlarının takip edilmesi amacıyla kamera ve parmak izi kayıt cihazı konulduğunu belirtmiştir.
  • Yerel Mahkeme davanın kabulüyle idari işlemin iptaline karar vermiştir. Kararın gerekçesinde personelin parmak izi tarama sistemi ile mesai kontrolünün yapılmasının özel hayata saygı hakkı kapsamında kişisel verilerin işlenmesi çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda devlet memurlarının çalışma saatlerinin tespitine yönelik düzenlemelere yer verildiği fakat mesaiye devam durumlarının kontrolü konusunda ayrıntılı bir yasal düzenlemenin mevzuatta olmadığını belirtilmiştir.
  • Bu karara karşı Kurum tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Kurum vekili, birçok kurum tarafından kullanılan parmak izi sistemiyle mesai takibinin personelin mesaiye uyup uymadığını denetlemek amacına hizmet ettiğini ve özel hayata saygı hakkını ihlal etmediğini vurgulamıştır. 
  • İzmir Bölge İdare Mahkemesi 2. İdare Dava Dairesi istinaf başvurusunun kabulü ile davanın reddine karar vermiştir. Kararın gerekçesinde, kamu hizmetlerinin verimli yürütülmesi amacıyla idarelerce teknolojik sistemlerin kullanılmasının kamu yararına uygun olduğu belirtilmiştir. Bunun üzerine Başvurucu bireysel başvuruda bulunarak konuyu AYM’ye taşımıştır.
  • AYM, (i) özel hayata saygı hakkı kapsamındaki kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir olduğuna, (ii) Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkı kapsamındaki kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiğine, (iii) kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlalinin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılmak üzere kararın Yerel Mahkeme’ye iletilmesine karar vermiştir.

19 Nisan 2022 tarihli ve 31814 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan, 2018/11988 başvuru numaralı AYM kararının tam metnine bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.