Çevrenin korunmasını sağlamak üzere sürdürülebilir kalkınma ilkesi doğrultusunda, çevre üzerinde önemli etkiler yapması öngörülen kamu plan ve programlarının hazırlanması ve onayı sürecine çevresel unsurların entegre edilmesi için uygulanan Stratejik Çevresel Değerlendirme sürecinde uyulacak idari ve teknik usul ve esasları düzenleyen Strateji ve Çevresel Değerlendirme Yönetmeliği (“Yönetmelik”), 8 Nisan 2017 tarih ve 30032 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yayımı tarihinde yürürlüğe girdi. Yönetmelik, 27 Haziran 2001 tarihli ve 2001/42/AT sayılı Belirli Plan ve Programların Çevre Üzerindeki Etkilerinin Değerlendirilmesi Hakkında Avrupa Parlamentosu ve Konsey Yönergesi dikkate alınarak Avrupa Birliği mevzuatına uyum çalışmaları çerçevesinde hazırlanmıştır.

Yönetmelik kapsamında, Stratejik Çevresel Değerlendirme (“SÇD”):

  • çevresel değerlerin plan ve programa onayından veya kabulünden önce entegre edilmesini sağlamak,
  • plan ve programın olası olumsuz çevresel etkilerini en aza indirmek,
  • olumlu etkilerini de en üst düzeye çıkarmak amaçlarıyla,
  • karar vericilere yardımcı olmak üzere katılımcı bir yaklaşımla sürdürülen ve
  • yazılı bir raporu da içeren çevresel değerlendirme çalışmalarını

ifade edecek şekilde tanımlanmıştır.

Yönetmelik, atık yönetimi, balıkçılık, enerji, kıyı yönetimi, mekânsal planlama, ormancılık, sanayi, su yönetimi, tarım, telekomünikasyon, turizm ve ulaştırma sektörlerinde yapılacak plan ve programlara uygulanacaktır.

SÇD süreci, Yönetmelik kapsamında yer alan sektörler için kamu kurum ve kuruluşlarınca hazırlanacak olan ve bir yetkili kurum tarafından (“Yetkili Kurum”) onaya veya kabule tabi plan ve programlar bakımından uygulanacaktır. SÇD uygulamalarına tabi tutulacak plan ve programlar, Yönetmelik’in Ek-1’inde 23 kalem olarak sayılmıştır. Bu plan ve programlardan başlıcaları şunlardır:

  • bütünleşik kıyı alanları planları,
  • çevre düzeni planları,
  • enerji sektöründeki planlama çalışmaları,
  • havza atık yönetim, kuraklık ve atıksu arıtımı planları,
  • kırsal kalkınma programları,
  • tarım master planları,
  • turizm ve sanayi stratejisi planları,
  • ulaştırma ana planları.

SÇD süreci, halihazırda uygulamada olan Çevresel Etki Değerlendirmesi süreçlerini ortadan kaldırmayacak olup, çevreye önemli etkileri olması muhtemel olan plan ve programların hazırlanması sürecinde çevresel etkilerin gözetilmesinin sağlanmasını amaçlamaktadır.

SÇD raporu Yetkili Kurum tarafından hazırlanır ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı (“Bakanlık”) onayına sunulur. SÇD raporu, Bakanlık tarafından 30 gün içinde denetlenir. Rapor, Yönetmelik kapsamında belirlenen süreçler sonrasında nihai hale getirildikten sonra internet yolu ile halka ve kurumlara bildirilir.

İlgili plan veya program veya bu plan veya programlarda yapılacak revizyonlar, SÇD raporunun sonuçları, çevre ve sağlıkla ilgili kurum ve kuruluşlar, halkın görüşleri ve Bakanlığın SÇD raporunun kalitesine dair yaptığı bildirim dikkate alınarak Yetkili Kurum tarafından onaylanır.

Yönetmelik hükümleri,

  • Balıkçılık, ormancılık sektöründe hazırlanan SÇD’ye tabi plan ve programlar için 1 Ocak 2020 tarihinden itibaren,
  • Atık yönetimi, enerji, sanayi, telekomünikasyon ve ulaştırma sektörleri için 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren

uygulama alanı bulacaktır.

Yönetmelik’in tam metnine bu linkten ulaşabilirsiniz.