Anayasa Mahkemesi, mahkemenin kanun yolu ve süresini doğru gösterme yükümlülüğü olduğuna, Başvurucunun kararda belirtilen temyiz süresine güvenerek hareket etmesinin makul görülebileceğine, somut olayda gerekçeli kararda temyiz süresinin on gün olmasına rağmen on beş gün olarak gösterildiğine, Başvurucunun bu süreyi esas alarak hareket ettiğine ancak Yargıtay’ın temyiz süresini on gün olarak esas almak suretiyle temyiz talebini reddederek Başvurucunun mahkemeye erişim hakkını ihlal ettiğine, temyiz talebinin yeniden incelenmesi için yerel mahkemeye gönderilmesine, karar vermiştir.

Somut olayda, Asliye Ticaret Mahkemesi iflas idaresi kararına ilişkin olarak vermiş olduğu kısa kararında kanun yolu süresini belirtmediği gibi gerekçeli kararında da temyiz süresini yanlış göstermiştir.

Asliye Ticaret Mahkemesi kararlarına karşı genel olarak on beş günlük bir temyiz süresi öngörülmekteyken, istisnai olarak iflas idaresi kararlarına karşı Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen kararlara karşı on günlük bir temyiz süresi öngörülmüştür. Fakat Asliye Ticaret Mahkemesi gerekçeli kararında temyiz başvuru süresini on gün olarak göstermesi gerekirken on beş gün olarak göstermiştir.

Anayasa Mahkemesi ise konuyla ilgili olarak aşağıdaki değerlendirmelerde bulunmuştur:

  • Mahkemenin kanun yolu ve süresini doğru olarak gösterme yükümlülüğü vardır.
  • Başvurucunun gerekçeli kararda yazan süreye güvenerek hareket etmesi makul görülebilir.
  • Dava açma sürelerini düzenleyen son derece karışık ve dağınık olan bir mevzuatın aşırı şekilci (katı) yorumu, mahkemeye erişim hakkını sınırlandırabilir.
  • Neticede, Mahkemenin kanun yolu ve süresini taraflara doğru olarak gösterme yükümlülüğü dikkate alındığında, somut olayda Asliye Ticaret Mahkemesi gerekçeli kararında temyiz başvuru süresini 10 (on) gün olarak göstermesi gerekirken 15 (on beş) gün olarak göstermiştir. Öte yandan, Yargıtay da Asliye Ticaret Mahkemesinin yapmış olduğu yanlışlığı görmezden gelerek, temyiz hakkının kullanılmasını imkânsız kılacak ölçüde ve aşırı şekilci bir yaklaşım sergileyerek, temyiz süresinin geçirildiği gerekçesiyle Başvurucunun temyiz talebini reddedilmiştir.
  • Bu halde, Başvurucunun mahkemeye erişim hakkı ihlal edildiği edilmiş olup Anayasa Mahkemesi temyiz talebinin yeniden incelenmesi için yerel mahkemeye gönderilmesine karar vermiştir.

Anayasa Mahkemesi’nin 9 Haziran 2016 tarihli ve 2014/819 Başvuru numaralı kararı 29 Haziran 2016 tarihli ve 29757 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Anayasa Mahkemesi kararının tam metnine bu linkten ulaşabilirsiniz.