Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı (“Bakanlık”) ve Sosyal Güvenlik Kurumu (“Kurum”) yeni tasarruf eylem planına göre, 2 Mayıs 2017 tarihinden itibaren yurtdışından reçete bazında ilaç temini prosedürünün Türkiye Eczacılar Birliği (“Birlik”) yerine Kurum aracılığıyla gerçekleşeceğini açıkladı.
Hali hazırda, Türkiye’ye yurtdışından reçete bazında ilaç temininin gerçekleştirilmesi için belli bir takım şartlarına yerine getirilmesi gerekmektedir. Öncelikle, ithal edilecek ilacın ., Türkiye’de ruhsatlı olmaması ve ya ruhsatlı olmasına rağmen fiyatlandırma veya Kurum tarafından geri ödeme listesine girmek vb. hususlardan kaynaklanabilecek çeşitli sebeplerle piyasada bulunamaması gerekmektedir. Yurtdışından reçete bazında ilaç temini prosedürü ile hastalar bahsi geçen ilaçlara, ilacı reçete eden hekim sorumluluğunda erişebilmektedir. Bakanlık tarafından yayınlanmış Yurt Dışından İlaç Temini Ve Kullanımı Kılavuzu bu şekilde, ilacın yurtdışından ithal koşul ve şartlarını belirlemektedir. Kılavuza göre, Birlik, Yurtdışı İlaç Listesi’nde kayıtlı ilaçların ithalinde tek yetkili kurum olarak gösterilmektedir. Kılavuz ayrıca Birlik’in ilacı doğrudan hastanın tedavi edildiği kuruluşa veya (gerekli olduğu ve izin verildiği hallerde) hastaya ulaştırılacağı da yer almaktadır.
Geçtiğimiz yıllarda, yurtdışından reçete bazında temin edilen ilaçların sayısı hızla artmış olup, bu şekilde ithal edilen ilaçların piyasası Birlik’in ilacın fiyatı üzerinden elde ettiği %3,9 değerindeki karla birlikte yaklaşık 1,2 Trilyon TL (450 Milyon Dolar) değerine ulaşmıştır.
Bakanlık ve Kurum yetkililerin yaptıkları açıklamaya göre, Birlik’i yurtdışından reçete bazında ilaç temini prosedürünün dışına çıkarmakla, Birlik’in %3,9’luk karından tasarruf etmek ve bu kapsamdaki ilaç ithalatını kontrol altında tutmak amaçlanmaktadır. Yeni sisteme göre, bahsi geçen ilaçlar doğrudan Kurum tarafından ithal edilecek ve doğrudan hastaya veya (hastanın tedavi olduğu) hastanelerin eczanelerine ulaştırılacaktır. Kurum bu kapsamda Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü ile yurt dışından temin edilen ilaçların hastalara ulaştırılmasına ilişkin iş birliği protokolü imzalamış bulunmaktadır.
Birlik ve diğer meslek örgütleri (Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (“TEIS”) gibi) söz konusu değişikliği sert şekilde eleştirmektedir. İtirazlarının temelinde ise, ilaçların hastalara posta yoluyla değil, yalnızca eczacılar nezaretinde ve kılavuzluğunda temin edilmesi gerekliliği yer almaktadır. Diğer bir eleştiri ise, ilaçların saklanma koşullarının zorluğu ve karmaşıklığı göz önünde bulundurulduğunda, ilaçların kargo yoluyla hastalara ulaştırılmasının kabul edilir olmadığı gibi, kamu sağlığına da aykırı olduğudur. TEIS, hali hazırda bahsi geçen sistemin iptali için Danıştay nezdinde yürütmenin durdurulması ve iptali istemi ile dava açıldığını da beyan etmiştir.
Birlik’in yerleşmiş uygulamaları, tecrübesi ve özellikle yetim ilaçların ithali için sahip olduğu bağlantılar ve TEIS tarafından ileri sürülen itirazlar göz önünde bulundurulduğunda, yeni sistemin sağlayacağı başarı ve sistemin etkinliği net olarak öngörülememektedir. Öte yandan, yeni sistemin pek çok ayrıntısının halen düzenlenmeye muhtaç olması da durumu bulanıklaştırmaktadır. Ayrıca, Danıştay nezdinde TEIS tarafından açılan davada yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi mümkün olup, böyle bir ihtimalde ise, Kurum’un Birlik ile arasındaki protokolü feshi göz önünde bulundurulduğunda, yurtdışından ilaç temininin gittikçe daha zor ve karmaşık hale gelecektir.