Anayasa Mahkemesi, 14 Nisan 2016 tarihinde vermiş olduğu kararında; başvuru sahibinin çalıştığı işyeri ile ilgili Başbakanlık İletişim Merkezi’ne (“BİMER”) ilettiği şikayet sebebiyle iş akdinin sonlandırılması sonucu, başvuru sahibinin anayasal haklarının ihlal edildiği iddiasını değerlendirerek, başvuruya konu olan olay kapsamında Anayasa’nın 26. Maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi.

Anayasa Mahkemesi kararına konu edilen somut olayda, BİMER’e şikâyette bulunan başvuru sahibinin iş sözleşmesi işveren tarafından 4857 sayılı İş Kanunu’nun (“İş Kanunu”) 25. maddesine dayanılarak haklı sebeple ve derhal feshedilmiştir. Bunun üzerine başvuru sahibi, iş akdinin fesih edilmesinin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesi istemiyle işveren şirket aleyhine dava açmıştır.

Konuyu ele alan ilk derece mahkemesi, çalışanın feshe sebep gösterilen eylemi, işveren açısından haklı sayılabilecek, sadakati, bağlılığı ortadan kaldırabilecek bir sebep olmadığından feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar vermiştir.

Temyiz incelemesinde ise davacı çalışanın beyanları işverene yönelik hakaret ve sataşma olarak değerlendirilmiş ve İlk Derece Mahkemesi’nin söz konusu kararı bozulmuştur. Bunun üzerine, başvuru sahibi Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmuştur.

Anayasa Mahkemesi, somut olayda başvuru sahibinin işyeri ile ilgili BİMER’e sunduğu dilekçesi sebebiyle iş akdinin feshedilmesinin Anayasa’nın 26. Maddesinde korunan ifade özgürlüğü hakkının ihlali anlamına geleceğine hükmetmiştir:

  • Başvuru sahibinin, işverene ilişkin şikâyetlerini BİMER üzerinden iletmesi Anayasa’nın 26. Maddesinin getirdiği korumadan yararlanacaktır.
  • İfade özgürlüğünün ihlal edilip edilmediğinin değerlendirmesinde, öncelikle müdahalenin mevcut olup olmadığı, sonrasında bu müdahalenin haklı sebeplere dayanıp dayanmadığı belirlenecektir.
  • Başvuru sahibinin şikâyetlerini dile getirmesi nedeniyle iş akdinin haklı fesih hükümleri kapsamında sonlandırılması ifade özgürlüğüne yönelik bir müdahale olarak kabul edilmelidir.
  • BİMER’e yapılan başvuru, temel olarak ilgili kamu otoritelerinden işverenin yaklaşımlarına karşı yardım isteme amacı taşımaktadır. Yapılan başvuru işveren firmanın itibarını sarsacak nitelikte aleni bir açıklama değildir.

Anayasa Mahkemesi’nin 14 Nisan 2016 tarihli ve 2013/6829 başvuru numaralı kararı 14 Haziran 2016 tarihli ve 29742 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Anayasa Mahkemesi kararının tam metnine bu linkten ulaşabilirsiniz.