Fikri mülkiyet suçları hakkında iki önemli rapor yayımlandı: Avrupa Birliği Fikri Mülkiyet Ofisi (“EUIPO”) tarafından hazırlanan “Fikri Mülkiyet Hakkı İhlallerine İlişkin 2020 Durum Raporu” ve Avrupa Polis Teşkilatı (“EUROPOL”) ile EUIPO iş birliği ile hazırlanan “Fikri Mülkiyet Suçları ve Bunların Diğer Ciddi Suçlarla Bağlantısı” başlıklı rapor.

“Fikri Mülkiyet Hakkı İhlallerine İlişkin 2020 Durum Raporu”, AB ekonomisinde fikri mülkiyet haklarının ekonomik değeri, bu ekonomik değerden haksız şekilde fayda sağlamak için kullanılan ihlal mekanizmaları ve bu ihlaller ile mücadele etmek için alınan önlemlere ilişkin çalışmaları içermektedir. Avrupa Fikri Mülkiyet İhlalleri Gözlemevi aracılığı ile yapılan araştırma bulgularını derleyen rapor kapsamında, fikri mülkiyet haklarının AB ekonomisi ve 2020’nin ilk yarısını etkileyen ve etkileri uzun süre devem edecek gibi olan COVID-19 krizi açısından önemi de vurgulanmaktadır. Ayrıca EUROPOL tarafından soruşturulan vakaların ışığında, organize suç örgütlerinin fikri mülkiyet suçlarındaki müdahilliği de ortaya konmuştur.

Avrupa Birliği’ne giriş yapan taklit ürünlerin kaynağının tespiti amacıyla ticaret rotaları ve gümrük yakalama yüzdeleri dikkate alınarak yapılan araştırmada, bu ürünlerin kaynağının Benin, Çin, Gambiya, Hong Kong, Hindistan, Malezya, Fas, Panama, Birleşik Arap Emirlikleri ile birlikte Türkiye olduğu belirlenmiştir.

Raporda ayrıca Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (“OECD”) ve EUIPO tarafından taklit ürünlerin kaynakları ile ticaret rotalarının ayrıştırılması amaçlı yürütülen araştırmaya istinaden de Türkiye’nin, taklit ürün üretiminde Çin ve Hindistan’dan sonra üçüncü konumda bulunduğu belirtilmiştir.

“Fikri Mülkiyet Suçları ve Bunların Diğer Ciddi Suçlarla Bağlantısı” başlıklı rapor ise; fikri mülkiyet suçlarının, kara para aklama, belgede sahtecilik, siber suçlar, dolandırıcılık, uyuşturucu üretimi ve kaçakçılığı ve terörizm de dahil olmak üzere diğer suç faaliyetleriyle bağlantısı hakkında vaka bazlı örnekleri ortaya koymaktadır.

Raporda “Rüşvet ve yolsuzluk” başlığı altında yolsuzluk, toplumların güvenliğini tehdit eden bir unsur olarak tanımlanırken, suç örgütleri tarafından fikri mülkiyet suçları da dahil olmak üzere, haksız amaçlarına ulaşmak için kullanılan araçlardan biri olduğu vurgulanmaktadır. Türkiye ayağı da bulunan “Monkey Box” isimli operasyona ilişkin detaylar da örnek vaka olarak paylaşılmıştır. Bu vaka bağlamında, Yunan Mali Polis Teşkilatı tarafından, Türkiye’den Yunanistan’a büyük miktarlarda sahte ürünü sistematik olarak ithal eden, dağıtan ve bu ürünleri orijinal olarak satışa sunan iki organize suç örgütü çökertilmiştir.

Soruşturma kapsamında, 2016-2018 yılları arasında yasa dışı yollarla 1.551.226 Euro’nun Türkiye’ye transfer edildiği ortaya çıkarken, örgütlerin haksız kazançlarının 3.500.000 Euro’nun üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Operasyon neticesinde, 86 kişi yargılanmış, 4 kamu görevlisi de dahil olmak üzere 20 kişi tutuklanmıştır. Yargılanan polis memurlarından biri suç örgütünün çalışmasını kolaylaştırdığı için tutuklanırken, diğeri ise görevi kötüye kullanma suçundan hüküm giymiştir.

Her iki raporda da genellikle mağdursuz suçlar olarak görülen fikri mülkiyet suçlarının ülke ekonomilerine zararları, organize suç örgütleri tarafından başka suçlarla birlikte görünüşleri açıklanmış ve fikri mülkiyet hakkı ihlallerine karşı mücadelenin güçlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır.

“Fikri Mülkiyet Hakkı İhlallerine İlişkin 2020 Durum Raporu”nun tam İngilizce tam metnine bu bağlantıdan,  “Fikri Mülkiyet Suçları ve Bunların Diğer Ciddi Suçlarla Bağlantısı” raporunun İngilizce tam metnine ise bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.